Küçük Deniz Kızı, 1989 yılında vizyona giren ve Disney'in en sevilen animasyonlarından biri olmayı başaran bir yapımdır. Zengin müzikleri, unutulmaz karakterleri ve görsel şöleni ile bu film, hem çocukların hem de yetişkinlerin kalplerinde özel bir yer edinmektedir. Hikaye, deniz kızı Ariel'in insan olmak istemesi ve aşkı için yaptığı fedakarlıkları konu alır. Ariel, deniz altındaki yaşamı ve insan dünyası arasındaki gerilimle dolu bir yolculuğa çıkar. Bu masal, hayallerin peşinden koşmanın önemini vurgulamaktadır. Özellikle genç izleyicilere cesaret ve kendine inanmanın değerini aşılamaktadır.
Küçük Deniz Kızı, zengin bir oyuncu kadrosuna sahiptir. Jodi Benson, Ariel karakterine sesiyle hayat verirken, Christopher Daniel Barnes ise Prens Eric rolündedir. Ayrıca, Pat Carroll, kötü kalpli Ursula karakterini seslendirirken, Samuel E. Wright ise Sebastian'ı canlandırır. Bu karakterlerin her biri, filmdeki olayların inandırıcılığını artırırken, aynı zamanda izleyiciye güçlü duygusal anlar yaşatır. Özellikle Jodi Benson'ın performansı, Ariel'in masumiyetini ve cesaretini etkileyici bir şekilde yansıtır. Filmdeki diğer rollerde yer alan oyuncular da, hikayeyi zenginleştirirken, oldukça başarılı bir iş çıkarmaktadırlar.
Küçük Deniz Kızı, cesaretin, sevginin ve özverinin önemini vurgulayan bir hikaye sunar. Ana karakter Ariel, hayallerinin peşinden koşarken karşılaştığı engellere karşı büyük bir direnç gösterir. Bu film, izleyicilere, kendi benliklerini bulmanın ve aşkın her şeyden daha önemli olduğunun mesajını iletmektedir. Ariel'in cüretkarlığı, genç izleyicilere kendi hayallerini gerçekleştirmek için sınırları aşma cesareti verirken, kendini kabul etmenin ve içsel mutluluğun değerini de vurgular. Film, aynı zamanda, dış görünüşün ötesinde içsel güzelliklerin de önemli olduğunu öğreten derin bir alt metne sahiptir.
Küçük Deniz Kızı, animasyon dünyasına yenilikçi bir soluk getiren görsel efektler ve dikkat çekici renk paletiyle dikkat çeker. Film, sualtı dünyası ve deniz canlıları için kullanılan detaylı tasarımlarıyla öne çıkar. Ayrıca, unutulmaz şarkıların ve müziklerin eşlik ettiği büyülü sahneleri ile izleyicileri etkilerken, sinematografik açıdan da izlenim yaratan bir deneyim sunar. Eğlenceli karakter tasarımları ve lirik sahneleri, filmdeki emotif anları güçlendirir.